Saffet Akyüz’den bahis olayıyla ilgili değerlendirme

Türkiye Profesyonel Futbolcular Derneği (TPFD) Başkanı Saffet Akyüz, bahis olayının daha da derinleştirildiğinde özellikle alt lig kulüp başkanları, futbolcuları ve antrenörlerinin işin içine dahil olabileceğini söyledi.

  • 29 Ekim 2025
  • 9 kez görüntülendi.
Saffet Akyüz’den bahis olayıyla ilgili değerlendirme
REKLAM ALANI

Türkiye Profesyonel Futbolcular Derneği Başkanı Saffet Akyüz, 152 profesyonel hakemin bahis oynamasına dair görüşlerini ve Türk futbolunun birincil sorunlarını İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine anlattı.

“YAŞANAN SÜREÇ ÇOK ZORLU”

Kim olursa olsun bahis oynayan herkesin Türk futbolundan arındırılması gerektiğini belirten Akyüz, “Tabii ki çok uzun süredir hakemler Türk futbolunun gündeminde. Bununla ilgili olarak 3-4 yıl önce de bir federasyon, MHK bir hamle yapmıştı. Bazı hakemlerle ilgili bir karar vermişti. Fakat şu an geldiğimizde son 4 yıllık süreçte de bu hakemlerle ilgili her gün bir gündem oluşuyor. Bu son olaylarda artık futbolunda bahisin işin içine girmesiyle beraber hakemlerin önemi çok daha arttı. Aynı zamanda eskiden sonuç odaklı oynanırken, şimdi çok daha detaylı bahisler oynanmaya başlayınca hakemler oyunda çok büyük bir etki yapıyor. Bununla ilgili yaşanan süreç çok zorlu. Kimin sorumluluğu varsa net bir şekilde tespit edilip kimseye kayırılmadan, bu hakem olabilir, teknik direktör olabilir, yönetici olabilir ve futbolcu olabilir. Hepsinin Türk futbolundan temizlenmesi hepimizin hedefi” ifadelerini kullandı.

REKLAM ALANI

“ADAM KAYRILMAMASI GEREKİYOR”

Saffet Akyüz, bahis olayının derinleştirilmesi konusunda bir takım kaygılar yaşadığını da dile getirdi. TPFD Başkanı, “Günümüzde dijital bir hayat var ve çok takip edilebilir bir sistem. O yüzden hakemler de eğitimli kişiler. Hakemlik mesleği son dönemlerde profesyonelleşti ama her hakemin normalde bir ticari bir hayatı var. Bu kadar rahatlığı bulmaları da çok ilginç. Devletin tüm kurumları bunu kendi adına yapan, başkası adına yapan, kendi maçında yapan, tüm hakemlerin soruşturma sonucunda bence futboldan ayrıştırılması gerekiyor. Benim futbolun içinde 40 yıllık bir tecrübem var. Burada adam kayrılmaması gerekiyor. Kim varsa hatalı bunları net bir şekilde ayrıştırılması gerekiyor ve nereye gidecekse de gidilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ama futbolun içinde bir insan olarak da bunun Türkiye’de çok zor olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“TARAFSIZLIK YOK”

TFF’nin delegasyon yapısının değişmesini öncelik olarak vurgulayan Akyüz, “Son 5 yıldır federasyon seçimlerine gidiyorum. Federasyon yapısından başlayarak bu delegasyonların içine giren kurumların amaçları, içeriye sokulan insanları baktığımızda tarafsızlık yok. Taraflar var, bu taraflar da kendi haklarını korumak için sistemin içine giriyorlar. Bugün federasyon yapısının delegasyon sistemi değişmesi gerekiyor. Çünkü tamamen kulüplere yönelik bir sistem üzerinde 350 delegenin 320’sini kulüpler oluşturuyor. Doğal olarak şu anki gelen yönetimde tamamen kulüplere yönelik bir çalışma içinde bulunuyorlar. Bir bağ ve aidiyet oluşuyor. Bu aidiyetler sonucunda da bunlar oluşuyor. Türkiye’de en objektif şeyin futbol olduğunu düşünüyorum, futbolcu için. Eğer bir futbolcu aşağıdan geliyorsa, torpil mi var, aşağıda altyapılarda var. Ama gerçek bir yere geliyorsun. Profesyonellik aşamasına geldiğinde kimse kimseye yardım edemiyor. Ne kadar zengin olursan, ne kadar tanıdığın olursa olsun kimse yukarı profesyonelde gerektiği yere gelemiyor. Hakemlik yapısını çözülmesi gerekiyor ama asıl çözülmesi gereken şey aşağıda tabandan gelen hakemlerin objektif bir şekilde eğitim alması, hak eden kişilerin gelmesi olduğunu düşünüyorum. Ama 30 yıllık süreçte etkisi, yetkisi, gücü olan herkesin tanıdıklarıyla, hakemlerin yukarı çıkmasında büyük bir etken oluşturduğunu düşünüyorum. Bugün Türkiye’de futbolun içine giren insanların, federasyonun içine giren insanların çoğunun aslında futbolla alakası yok. ‘Futbolu seviyoruz, paramız da var’ diyerek o yüzden futbolun içine giren bir sürü insan var. Bunların düzeltilmesi gerekiyor ki futbolumuz gerçek değerine ulaşsın. Çünkü şu an Türkiye’nin oluşturduğu güç, maddi anlamda oluşturduğu değer UEFA nezdinde çok yüksek. Ama bunun karşılığını alabilecek reel bir başarı sağlamamız zor. Son 25 yıllık sürece baktığımızda bir tane UEFA şampiyonu olan Galatasaray var. Onun haricinde Şampiyonlar Ligi’nde belli bir seviyenin üstüne zaten çıkamıyoruz. Son 10 yılda da çeyrek finali görme şansımız hiç olmadı. O zaman Türk futbolunun şunu düşünmesi gerekiyor; Bu kadar para harcadıktan sonra elde etmek istediğiniz şey nedir? Türkiye’de şampiyon olmak mı, dünyada bir ekol oluşturmak mı? İşte bizim buna karar vermemiz gerekiyor ve futbolda harcanan paranın karşılığını almamız gerekiyor. Tamamen günlük, haftalık, yıllık planlar yapılıyor. Bu planlar tekrar başarı gelince yıkılıyor. Yerine yeni gelen yeni planlar yapıyor. Buradan ülkenin başarılı çıkması mümkün değil. Oluşan değerin de yurt dışına kaçmasına sebep oluyor” diye konuştu.

“MHK’NİN DE GÜÇLÜ OLMASI GEREKİR”

Saffet Akyüz, gerçek bir temizlik yapıldığı takdirde Türk futbolunda büyük bir kaosun oluşacağını da sözlerine ekledi.

Akyüz, “Yukarıda çalışan hakemlerin ben çok iyi olup da oraya geldiğini açıkçası düşünmüyorum. Bir hakemin güçlü olabilmesi için arkasındaki MHK’nin de güçlü olması gerekir. Yani hakemine sahip çıkması gerekiyor. Öncelikli olarak bunun yapılması gerekiyor. Yani bir kulübümüz, büyük kulübümüz, ‘Ben bu hakemi istemiyorum’ dediğinde eğer o hakem o maça gelemiyorsa bir daha bu hakemler artık olayı ticarete döküyorlar. Burada mağduriyet gören hakemler de başka platformlara yöneliyor. Ama sadece hakemler olduğunu kesinlikle düşünmüyorum. Bu olay eğer gerçekten irdelenirse özellikle alt lig kulüp başkanlarının olaya dahil olacağına inanıyorum. Yöneticilerin olaya gireceğini hatta yine de alt ligden başlayarak futbolcuların ve antrenörlerin de bu işin içine gireceğini düşünüyorum. Toptan bu bunu futbolumuzun çok iyi kullanıp gerçekten burada suistimal eden, futbolun içine bahis ve şikeyi karıştıran herkesin temizlenmesi gerekiyor. Sadece hakemlerle kalırsa yarım bir hareket olduğunu düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.

“SADECE ERTELİYORUZ”

Türk futbolunun kendi içinde patlamaya hazır büyük dinamitlerle yaşadığına dikkat çeken Başkan Akyüz, “Sadece erteliyoruz. Gerçekleri görmemiz gerekiyor. Türkiye’de futbol endüstrinin karşılığını alabilmek için bir yatırım yapılması gerekiyor. Bu yatırımın da ülkeye ve gençlere yapılması gerekiyor. Alt liglerde kulüpler müthiş bir gelir sorunu yaşıyor. Bu gelir sorununu çözebilmek için sponsor futbolcular, sponsor aileleri sistemi içine sokuyor. Futbol o kadar çok kirlendi ki bunun düzelebilmesi için devletin, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın ve TFF’nin bir araya gelerek 10 yıllık bir plan yapması gerekiyor. Bu sadece tek birimin değil, aile kurumuyla başlayarak, Milli Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, TFF’yle hep beraber çocuklarımızı tekrar sokağa nasıl çıkarabiliriz, yeniden kalıcı jenerasyonlar nasıl çıkarabilirizin çalışılması gerekiyor. Globalleşen dünyanın, akademik zekanın tekrar Türk futbolunun içine girmesi gerekiyor. Hangi antrenörü, hangi başarısından dolayı bir yere getiriyoruz? Bir antrenör bırakıyor, hemen televizyona geçiyor, program yapıyor. Programda konuştuklarını kendi antrenör olduğu zaman farklı bir şekilde anlatıyor. Bizim önce bunları çözmemiz gerekiyor. Sistem o kadar çok kirli ki bunun düzelebileceğine de açıkçası inanmıyorum. Çünkü ülkemiz bir ekonomik zorlu bir süreçten geçiyor. Her türlü dış baskıyı yaşadığımız bir dönemdeyiz. Herkes gelecek kaygısı yaşıyor. Gelecek kaygısını koruyabilmek için de insanlar tanıdıklarını bir yerlere sokarak geleceklerini kurtarmaya çalışıyor. Bunun düzelebilmesi için de önce ülkemizin bir değer oluşturması gerektiğini düşünüyorum” açıklamasında bulundu.

“UEFA NEZDİNDE EN ÇOK DAVASI OLAN ÜLKEYİZ”

Bahis probleminin dünyanın her yerinde yaşandığını da belirten TPFD Başkanı Saffet Akyüz, “Bundan 6 yıl önce İtalya’da da yaşandı. Dünyanın her yerinde bahisle alakalı çok büyük bir organizasyon var. Bu sistem içinde çok güçlü olduklarını belirtiyorlar. Bu Türkiye’ye ait bir şey değil ama zaten Türkiye’nin sicili bu anlamda iyi değil. UEFA nezdinde en çok davası olan ülkeyiz. 240 davanın, 205’i zaten Türkiye dosyası. Yani Avrupalının bunu yadırgayacağı bir şey yok. Biz ülke olarak da kurumsal kimlikten uzak bir futbol kültürümüz var. Bunun cezasını zaten çekiyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.


TD Medya Yalova sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

REKLAM ALANI
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Bir Cevap Yazın

TD Medya Yalova sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin