Ağrı’da lösemiyi yenen 8 çocuk babası, karaciğer nakliyle ikinci baharını yaşıyor
Lösemiyi atlattıktan sonra karaciğer yetmezliği gelişen, Ağrılı 8 çocuk babası Celal Karakuş, kadavradan yapılan karaciğer nakliyle yeniden hayata döndü.

Ağrı’da yaşayan 67 yaşındaki Celal Karakuş, yıllar süren lösemi tedavisinin ardından karaciğer yetmezliğine yakalandı. Uygun donör bulunamayınca umudunu organ bağışına bağlayan Karakuş, kadavradan yapılan karaciğer nakliyle yeniden hayata döndü.
LÖSEMİYİ YENMİŞTİ, KARACİĞER YETMEZLİĞİ GELİŞTİ
Sekiz yıl önce lösemi tanısı konan Celal Karakuş, Erzurum’daki hastanelerde iki yılı aşkın süre kemoterapi ve ayakta tedavi gördü. Lösemiyi yenmesinin ardından bu kez karaciğer yetmezliği teşhisiyle Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi’ne başvurdu.
Çocuklarının donör olma isteğine rağmen tahlil sonuçları uyumlu çıkmadı. Bunun üzerine Karakuş, yaklaşık bir ay önce kadavradan karaciğer bağışı sırasına alındı.
SAMSUN’DAN GELEN UMUT
Kısa süre önce Samsun’da beyin ölümü gerçekleşen bir donörden alınan karaciğer, Atatürk Üniversitesi Organ Nakli Eğitim Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde Doç. Dr. Necip Altundaş’ın ekibi tarafından başarıyla Karakuş’a nakledildi.
Ameliyat sonrası hızla iyileşen Karakuş, “Organ bağışıyla ikinci baharımı yaşadım” diyerek mutluluğunu dile getirdi.
“BAĞIŞÇI OLMASAYDI, BELKİ HAYATTA DEĞİLDİM”
Nakil sürecini anlatan Karakuş, yaşadıklarını şu sözlerle ifade etti:
Akşam saatlerinde arandım, ‘kadavradan organ çıktı’ dediler. Hemen hastaneye gittim, tahliller yapıldı ve ameliyata alındım. Nakilden sonra yeniden doğmuş gibi oldum. Bağış yapan kişiden Allah razı olsun, hayatımı ona borçluyum.
Sağlığının her geçen gün daha da düzeldiğini belirten Karakuş, herkesi organ bağışına çağırdı:
“Organ bağışı hayat kurtarıyor. O bağış olmasaydı bugün hayatta olmayabilirdim. Yeniden dünyaya döndüm.”
“DEĞERLERİ ÇOK İYİ, TABURCU EDİYORUZ”
Nakli gerçekleştiren Doç. Dr. Necip Altundaş, hastanın geçmişte lösemi tedavisi gördüğünü, bu nedenle karaciğer yetmezliği geliştiğini söyledi.
Altundaş, “Kadavra bağışı çıktıktan sonra en uygun hasta olarak Celal Bey belirlendi. Tam karaciğer nakli yaptık. Şu an değerleri çok iyi, yürüyor, yemeğini yiyor. Kısa sürede taburcu edeceğiz.” dedi.
“KADAVRA BAĞIŞI ARTMALI”
Türkiye’de kadavradan yapılan karaciğer bağışlarının azlığına dikkat çeken Altundaş, canlı nakillerin hem donör hem alıcı için daha riskli olduğunu belirtti:
Karaciğerin yedeği yok. Siroz veya yetmezlik geliştiğinde nakil yapılmazsa hastayı kaybedebiliyoruz. Bu yüzden kadavradan bağışların artması çok önemli. Bağış ne kadar çok olursa, ameliyatlar da o kadar güvenli hale geliyor.
TD Medya Yalova sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.